Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Cuma öğleden sonra

Musibetler karşısında Müslüman

Photo: Pixabay

İnsan, yeryüzü hayatı boyunca iyilik ve kötülükler, lütuf ve musibetler, ihsan ve belâlarla karşılaşacaktır. Hayatın kanunu bu. Allah, Kur’ân-ı Kerim’de bu hususta insanları uyarmış; korku ve açlıkla, malları ve canlarıyla imtihan edileceklerini bildirmiştir. Bu bakımdan insanın yeryüzünde tamamen başıboş, rahat ve keyifli bir hayat sürmesi bir hayaldir. Karlovo’daki Kurşunlu Caminin girişinde duvara grafitti hâlinde yazılmış olan “ed-dünyâ sâatün, velâ fîhâ râhatün”, yani dünya bir saatliktir ve onda rahat yoktur anlamına gelem sözler bunun veciz bir ifadesidir.

Bu durumda insanın yapması gereken, elinden geldiğince kötülük ve musibetlerden korunmanın yollarını aramak, önceden önüne geçmek, tedbir almak ve hayrı da şerri de veren Allah’a hayır için dua etmektir. Ama nihayetinde kaderde olan olumsuzluklar başına geldiğinde de bunların Allah’tan geldiğini bilmek, bu olumsuzluklara kendi hataları ve yanlış davranışlarının sebep olmuş olabileceğini düşünmek ve bunlardan dolayı Allah’a yönelip başından savması için dua etmek gerekir. Tabiî, bunu yaparken sabrı elden bırakmamalıdır. Zira sabreden kazanır, musibet geldiği anda isyana kapılmayıp sabırlı davranan sınama anlamına gelen belânın altından hayırlısıyla çıkar.

Bu hususa işaret etmek üzere Hazreti Muhammed (s.a.s.)’in sevgili eşi, müminlerin annesi Ümmü Seleme (r.a.) Peygamberimizden şu sözleri nakleder: “Birisinin başına bir musibet, belâ geldiğinde: ‘Biz Allah için varız ve Allah’a döneceğiz! Allahım! Başıma gelen olumsuzluğun, belânın karşılını sadece senden bekliyorum, başıma gelene sabretmemden dolayı beni ödüllendir ve ondan daha hayırlısıyla değiştir!’ desin.”

Unutmamalıyız ki, Allah’ın insanlar arasında en çok sevdikleri olan peygamberler ve bunların en üstünü olan Hazreti Muhammed birçok belâ ve musibetlerle karşılaşmıştır. Şahsen ve topluluk olarak muhatap oldukları bu olumsuz durumlar karşısında her zaman metanetlerini korumuşlar, bir anlık olsun Allah’tan ümit kesip isyan etmemişler, onun yardımına nail olmak için sabırla direnmişlerdir.

Müslümana yakışan, her halükârda “Elhamdülillâh!” deyip imanını tazelemesi, “Beterin beteri var...” düşüncesiyle şükrederek “Bu da geçer yahu!” sözleriyle zor da olsa ileriye gitmektir.




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

164 yıl önce İstanbul’da Bulgar Kilisesinin bağımsızlığı ilan edildi

3 Nisan 1860 yılında İstanbul’daki Bulgar kilisesi “Aziz Stephen”daki kutsal Paskalya ay ini sırasında Metropolit Hilarion Makariopolski, ekümenik Rum patriğinin adını söylemedi . Patrik Cyril VII’nin adı yerine Sultan Abdülmecid’in adı..

Eklenme 03.04.2024 10:33

Hayır Zamanı Ramazan-ı Şerif

Ramazan ayı, farklı özellikleriyle insanın şahsî hayatına ve genel anlamda toplumun hayatına güzellikler taşımaktadır. Günümüz insanı genellikle bir şeyi değerlendirirken maddî ölçülerle, parasal değeriyle ele almaktadır. Bu da bazen insanı..

Eklenme 29.03.2024 14:05

Bulgaristan’ın NATO’ya üye oluşunun 20. yılı

Bulgaristan’ın NATO’ya kabul edilmesi üzerinden 20 yıl geçti. NATO’ya katılma kararınının bir kez daha alınması gerekirse bugün itibari ile ülke vatandaşlarının yüzde 56’sı İttifak üyeliğine “evet”, yüzde 28’i ise “hayır” oyu kullanacak. Buna dair..

Eklenme 29.03.2024 04:30