Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Şehr-i İnsan Mübarek Ramazan

Photo: freepik.com

Şehr-i İnsan Mübarek Ramazan

Bir mübarek Ramazan ayına daha yaklaşıyoruz. Nasipse, on bir aydır hasretini çektiğimiz Ramazan-ı şerife kavuşarak şöyle haykıracağız:

On bir aydır gideli biz de çekerdik hicrân

Merhabâ etti bizimle yine şehr-i Ramazân

Ramazan-ı şerifin bereketinden istifade edenler, hakikaten diğer Ramazan ayına kadar geçen zamanı iple çekiyoruz. Çünkü bu bereketli ay gelince kalplerimize neşe, gönüllerimize huzur, midelerimize ferahlık, akıllarımıza şeffaflık, hanelerimize hoşluk, bulunduğumuz ortamlara sükûnet geliyor. Böyle bir iklimin havasını teneffüs eden ve ciğerlerine kadar çekerek doya doya tadını çıkaran bir dahaki Ramazan ayını dört gözle beklemez mi hiç?

Ramazan ayı, dinî bir vecibe olan oruç ibadetiyle hayatımızı formatlıyor, farklı bir düzene sokuyor. Bu ayın esas ibadeti oruç olmakla birlikte alâmet-i farikası, yani belirgin özelliği ise doğru ile yanlışı ayırmamızda bize rehber olan Kur’ân-ı Kerim’dir.

Ondadır feyz-i hidâyet ondadır afv ü kerem

Kadrini bil mevsim-i inzâl-ı Kur’ân’dır gelen

Bu sözleriyle şair Ahmed Remzî bu hususu ne güzel anlatmış.

Bu yüzden Ramazan-ı şerifte oruç ile Kur’ân ele yürümeli, birbirini tamamlamak suretiyle bizleri takva kıvamına yükseltmelidir. Zira hedef, “lealleküm tettekûn...” Aksi takdirde, Ramazan sadece bir gösteri ve şenliğe dönüşür, şekil ve görüntüden öte geçmez. Oysa Cenâb-ı Allah, bizim şekillerimize değil, kalp ve davranışlarımıza bakar.

Hasretiyle yanıp tutuştuğumuz Ramazan-ı şerif, günlük yaşantımıza belirli bir düzen getirecek, bizleri ne zaman ne yiyip ne içeceğiz sarmalından, bazı tiryakiliklerimizden birazcık olsun kurtaracak. Böylece hâlâ irade sahibi olduğumuzu ortaya koyacağız...

Bu mübarek ay bizlere, kalbimizi, ruhumuzu, gönül dünyamızı merkeze alma imkânı sunacak. Bu esnada bizleri bulunduğumuz ortamdan tamamen koparmayacak, hatta hayatın içine çekecek, sosyal çevremizle bağlarımıza farklı bir derinlik kazandıracak. Çünkü Ramazan ayının oruçla bizlere kazandıracağı takva kıvamı bizleri çevremize karşı daha duyarlı ve sorumluluklarımız hususunda daha bilinçli hâle getirecek. İşte o zaman bütün müminler bayram edecek, hatta bayramın neşesi imandan mahrum olanlara bile yansıyacak.

Öyleyse, merhaba ey şerh-i Ramazan, merhaba ey şehr-i insan!




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Sofya’nın bombalanmasının üzerinden 80 yıl geçti

80 yıl önce 17 Nisan İkinci Dünya Savaşı sırasında Sofya en yıkışı hava saldırısına maruz kaldı. 1944 yılında, 17 Nisan tarihinde öğle vakti, “Thunderbolt” ve “Mustang” sav aş uçaklarının katılımıyla 350 Amerikan bombardıman uçağı..

Eklenme 17.04.2024 13:26

Ramazan Ayının Kadrini Bilmek

Ramazan ayı, insanın yeterince değerlendiremediği zamanı ıskalamaması için Allah’ın sunduğu bir lütuftur. Bu özel zaman dilimine dikkat edilir, yakışan ve beklenen bir şekilde hareket edilip değerlendirilmesi durumunda insan, zaman ve mekânın sınırlarını..

Eklenme 05.04.2024 14:05

164 yıl önce İstanbul’da Bulgar Kilisesinin bağımsızlığı ilan edildi

3 Nisan 1860 yılında İstanbul’daki Bulgar kilisesi “Aziz Stephen”daki kutsal Paskalya ay ini sırasında Metropolit Hilarion Makariopolski, ekümenik Rum patriğinin adını söylemedi . Patrik Cyril VII’nin adı yerine Sultan Abdülmecid’in adı..

Eklenme 03.04.2024 10:33