Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Cuma öğleden sonra

Ramazan Ayından Kalan Güzel Duygular ve Birikimlerimiz

Gaberovo köyü camisi
Photo: grandmufti.bg

Manevî bakımdan yoğun bir mevsim olan Ramazan ayı ve mübarek Ramazan Bayramından istifade etmiş olmanın sevinç ve mutluluğunu yaşarken, aynı zamanda feyiz ve bereketi sağnak sağnak üzerimize dökülen bu dönemin sonuna gelerek “Elveda ey şehr-i Ramazan” demenin burukluğunu yaşadığımız günlerdeyiz. İnsan hayatı bu... Mevsimler gelip geçiyor... Günler dönüp dolaşıyor... Ve bir feylesofun dediği gibi, aynı derede iki defa yıkanılamıyor... Ama bir kez yıkanmanın ferahlığını, güzel kokusunu insan belirli bir zaman hissettiği gibi, bu yıkanmanın yaşattığı güzel duyguları hiçbir zaman unutamıyor.

İnsan Ramazan ayında yaşadığı güzellikleri her daim hatırlıyor, hele hele doya doya istifade edilerek iyi geçirilmiş bir bereketli Ramazanın yaşattığı güzel duygular insanı hiç bırakmıyor. Bu sebeple müminler bir dahaki Ramazan ayını iple çekiyor.

Hiç unutulur o bereketli sahurlar, sevinçli iftarlar, gönüllere ve vücutlara can veren oruçlar, salât ü selâmlar eşliğinde eda edilen coşkulu teravihler, kalplere huzur ve sadırlara şifa olan Kur’ân tilâvetleri, kırık kalpleri tamir eden ve feri sönmeye yüz tutmuş gözleri parlatan sadakalar, fitreler ve daha nice güzellikler?...

Elbette unutulmaz, unutulmamalıdır... Bu yüzden Ramazan ayında elde ettiğimiz manevî kazanımları kouma gayretiyle hareket etmeli, birikimlerimizi çarçur etmeyip azar azar harcamalı, hatta sonraki Ramazan ayına kadar azıcık da olsa üzerine koymaya gayret etmeliyiz.

Malûm, Ramazan belirli ve sayılı günlerdi. Ama kulluk ömür boyu süren bir görev ya da insana şeref veren bir imtiyaz. O yüzden Ramazan ayında yoğun bir şekilde ortaya koymaya çalıştığımız kulluğumuzu, aynı yoğunlukta olmasa da Ramazan ayından sonra da sürdürmeliyiz. Bu bağlamda Hazreti Ayşe annemizin sorduğu “Allah’ın en sevdiği davranış hangisidir?” sorusuna, Peygamber Efendimizin “Az da olsa devamlı olanıdır” cevabını verdiğini hiçbir zaman aklımızdan çıkarmayarak karınca kararınca manevî yolculuğumuza devam etmeli, karıncaların dünyalık gdalarını biriktirdikleri gibi, biz de gıdım gıdım bile olsa ahiret azığımızı hazırlamalıyız. Zira Cenâb-ı Mevlâ, “Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve yarın için ne hazırladığınıza bakın!” buyurmaktadır.




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Bulgaristan’ın NATO’ya üye oluşunun 20. yılı

Bulgaristan’ın NATO’ya kabul edilmesi üzerinden 20 yıl geçti. NATO’ya katılma kararınının bir kez daha alınması gerekirse bugün itibari ile ülke vatandaşlarının yüzde 56’sı İttifak üyeliğine “evet”, yüzde 28’i ise “hayır” oyu kullanacak. Buna dair..

Eklenme 29.03.2024 04:30
Rahip Aleksandır Çıkırık

Rahip Aleksandır Çıkırık’ın Edirne’deki çalışmaları meyvelerini veriyor

Balkan harbinin (1912-1913) patlak vermesinden önce, dönemin Bulgaristan Dışişleri Bakanlığı'nın verilerine göre Trakya bölgesinde 410.724'lük bir Bulgar nüfusu vardı. Edirne Kalesi'nin 26 Mart 1913'te ele geçirilmesiyle Bulgar nüfusun yaşadığı..

Eklenme 28.03.2024 06:10

Ülkemizde 26 Mart Trakya Günü olarak kutlanıyor

26 Mart günü, 2006 yılında ülkemizin resmi takvime Trakya Günü olarak girmiştir. Bu tarihte, 1913 yılında Bulgar ordusu o zamanlar "fethedilemez" olarak kabul edilen Edirne kalesini fethetti. Bu mağlubiyetin ardından Osmanlı İmparatorluğu,..

Eklenme 26.03.2024 15:10